Aigai Tiyatrosu Athena Kutsal Alanı terasının batısındaki eğimli araziye inşa edilmiştir. Athena Kutsal Alanı ve Tiyatro’nun konumlandırılması Pergamon Athena Kutsal Alanı ve tiyatronun konumu ile karşılaştırıldığında büyük bir benzerlik göstermektedir. Vitruvius ideal bir tiyatro yerini belirtirken direkt olarak gelen rüzgâr ve güneş ışınlarına karşı korunaklı olması gerektiğinden bahseder. Aigai Tiyatrosu da bu konumu ile kuzey rüzgarlarına karşı tamamen korunaklı bir alanda yer alır. Anadolu’da bulunan Hellen tiyatrolarının büyük bir kısmı genellikle güney ya da batı yönüne doğru bakacak şekilde inşa edilmiştir. Aigai Tiyatrosu da batıya bakacak şekilde yapılmıştır.

Tiyatro’da yürütülen araştırmalar, yapının tek diazomalı olduğunu göstermektedir. Oturma sıraları bouleuteriondakilere benzer bir şekilde çok parçalı bir yapıya sahiptir. Scaenae frons 21×5,5 m ölçülerindedir. 82 cm genişliğinde üç adet geçişe sahiptir. Küçük Asya tiyatrolarında scaenae fronslar genellikle beş geçişe sahiptir ancak Priene, Assos gibi yenilenmiş tiyatrolarda üç kapı görülebilmektedir. Enkaz içerisindeki tambur parçaları ve floral motifli saçaklık parçaları yapının iki katlı olabileceğini düşündürmektedir. Yapıda kullanılan kireç harç, eklenen Vomitorium ve skene enkazı içerisinde görülen Roma Dönemi’ne ait süsleme parçaları yapının MS 17 depremi sonrasında Hellenistik sahne binasının üzerine inşa edilmiş olabileceğini işaret etmektedir. Roma Dönemi’nde Hellen tiyatrolarının yenilenmesinin oldukça yaygın bir şekilde görülmesi de bu görüşü destekler niteliktedir.

Tiyatro’nun hemen güneyinde Vomitorium yer almaktadır. Kuzey yönünden caveaya doğu yönünden de orkestraya geçiş verdiği düşünülen Vomitorium üç farklı impost seviyesinde bulunan kemerlere sahiptir. Doğu-batı doğrultulu olarak Tiyatro inşasının ikinci evresinde yerleştirilen Vomitorium kireç harçlı dolguya sahip duvarları, orthostatik görünüm kazandıran isodomik sıralı teknikte inşa edilmiştir.

Vomitorium’un güneyden dayandığı analemma duvarı, dikdörtgen şeklindeki hafif bosajlı kesme blok taşların kullanıldığı atkılı-isodomik sıralı örgüye sahiptir. 1,35 m kalınlığındaki duvar II. Eumenes Dönemi duvar karakteristiğiyle uyumludur. Yapı dış cepheden bakıldığında Hellenistik bir karakter ortaya koysa da Hellenistik mimarlığa bir öykünme göstererek Roma Dönemi’nde inşa edilmiş olmalıdır. Vomitorium iç cephe duvar örgüsü ve tonozlu yapısı ise Pergamon Orta Gymnasion’u ile benzerlik göstermektedir. MÖ 2. yüzyıl başlarında inşa edildiği düşünülen analemma duvarının MS 17 depremi sonrasında iptal edildiği ve güneyde eklenen bir Vomitorium ile son bulduğu anlaşılmaktadır. Yeni inşa edilen analemma duvarı da Vomitorium’un güneyine kadar taşınmıştır.